background img

The New Stuff

Birazdan Biri Gelecek


Şarkılar olduğundan uzun geliyor artık. Dinlemek istemiyorum, kapatıyorum. Tekrar açıyorum, tekrar kapatıyorum. Yapacak bir şey bulamıyorum. Evin içinde tur atmaya başlıyorum. Evimde, sanki daha önce görmediğim bir yer arar gibi dolanıyorum. Çekmeceleri, dolapları karıştırıyorum. Oturuyorum tekrar bilgisayarın başına, açıyorum sosyal paylaşım sitelerini, başlıyorum; bir şeyler yazmaya, birileriyle konuşmaya, sıkıntımı gidermeye. Olmuyor, gideremiyorum sıkıntımı. 
İnsanın hayatında, tek bir kişiyle konuştuğu andan itibaren sıkıntısını yok edebilecek biri varsa eğer, çok şanslıdır bence. Benim hayatımda böyle biri var ama onunla konuşamıyorum. Konuşuyoruz aslında, her şey çok iyi ama hala yolunda gitmeyen bir şey var. Birbirimizi bu kadar çok sevmemiz mi zarar veriyor aşkımıza, bilmiyorum? Aslında ona olan aşkım, şimdiye kadar nokta kadar zarar almadı. Ona hep aşığım, hep olacağım. 
Yeri gelir, hayatınızdan bir kaç kişiyi çıkarmanız gerekir. Sizi daha önce mutlu eden insanlar olur, daha sonra değişmeye başlarlar. Senden uzaklaşmaya, seni anlamamaya. Gün gelir; aslında tanımadığınız, tanımak bile istemeyeceğiniz, çirkin bir insan oluverirler. Hayatımda şu an  ’keşke tanımasaydım’ ve ‘çirkin insanlar’ adı altında bulunan iki kişi var. Evet, onlarla çok güzel anlar da yaşadım ama artık hiçbirinin önemi yok. Şu anki yalnızlığımla, baş başa kalmak galiba en iyisi.
Soruyorlar bana; ”Neden neşeli neşeli şeyler yazmıyorsun?”, ”Daha küçücük bir çocuksun ama elinden çıkan her yazı mutsuzluk, umutsuzluk, üzüntü, kırılganlık içeriyor.”, ”Senden neşe dolu, mutluluk dolu yazılar bekliyoruz!” diye. 
Bence benim gibi bir çok insan vardır, çevremizde, çevremizin çevresinde. Ben mutlu olduğum zamanlar, mutluluğumu dışarıya, kaleme, yazıya aktaramıyorum. mutluluğumu aktaracak kelimeleri seçmekte sıkıntı yaşıyorum, yapamıyorum. Belki mutluluğumu içimde yaşamak istediğimdendir. Tabii ki mutluluğumu herkesin görmesini ve mutlu olduğum şeylere özenerek bakmalarını isterim ama, olmayınca da olmuyor. Zorlama yok!
Fakat mutsuz olduğum anlar öyle olmuyor işte. Yazasım geliyor, derdimi anlatasım. Birisi çıkıp bana destek olacakmış gibi hissediyorum. Alıyorum elime kahvemi, beni birilerinin kurtarması için bir mektup yazıyorum sanki. Evet, birazdan biri gelecek. Yalnız kalmaktan sıkıldım, yalnızlaşmaktan. Sadece ‘O’ olsun istiyorum hayatımda, her şeyimi sadece onunla paylaşmak, sadece onunla her anımı yaşamak, geçirmek istiyorum. Bunu her geçen gün ne kadar daha çok istesem, o kadar sık kavga etmeye başlıyoruz, o kadar sık surat asıyoruz birbirimize. Ben hiçbir şeyin böyle olmasını istemiyorum. 
Artık her şeyin iyi olmasını istiyorum, güzel olmasını.
Evet, birazdan biri gelecek ve her şey düzelecek. 

1 yorum: Leave Your Comments

Fotoğrafım
Edirne, Ayşekadın, Türkiye
19 Ocak 1996, İskenderun doğumlu. Trakya Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım bölümü mezunu. 13 yaşından beri blogger. 2012 Hürriyet Bumerang Ödülleri'nde En Uyumlu site üçüncülüğüne hak kazandı. İlk kitabı İkinci Kadının Hikâyesi ise Temmuz 2016 yılında basıldı. Tüm kitabevleri ve online kitapçılarda satışta.