background img

The New Stuff

kelimeler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kelimeler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Beni anlayan yok, dinleyen yok. Fakat yargılamaya gelince de susan yok. Bağrışmalar, çağrışmalar hepsi kulağımdan gitmeyen bir nefes sesi gibi. Beynime işleyen ve oraya kazınan.

Olmuyor işte. Durduramıyorum bazen kendimi, susamıyorum da. Bazen öyle bir zaman geliyor ki, beynim bas bas bağırırken, dudaklarım hareket edemiyor, kelimeler dökülemiyor ağzımdan. Kalbim yaralanıyor, kalbim acıyor, kalbim kanıyor. Beynimi kemiriyor her bir cümle, sanki acı çekmemden büyük zevk alan bir sadist gibi.

Keşke hayatımız, kurduğumuz hayallerden ibaret olabilseydi. Sadece, geceleri kafamızın üzerinde kendi ellerimizle çizdiğimiz bembeyaz olan bulutun içerisindeki güzel, tatlı hayallerden ibaret. Ne yazık ki bunu düşünmek bile sadece bir hayal. Bembeyaz bir bulutun içindeki bir başka bulut misali.

Biliyorum. Bir gün ben konuşacağım ve beni duyacaklar, ben yazacağım onlar okuyacak, ben söyleyeceğim onlar anlayacaklar. Fakat bir ben gideceğim, onlar ise sadece bakacaklar.

''Dilerseniz bloguma, sayfanın üst köşesinde bulunan Bumerang Ödülleri Adayı şablonundan oy verebilir ve bana destek olabilirsiniz. Oylarınız tamamen ücretsizdir. Teşekkürler.''

Kelimelerin Sadistliği


Beni anlayan yok, dinleyen yok. Fakat yargılamaya gelince de susan yok. Bağrışmalar, çağrışmalar hepsi kulağımdan gitmeyen bir nefes sesi gibi. Beynime işleyen ve oraya kazınan.

Olmuyor işte. Durduramıyorum bazen kendimi, susamıyorum da. Bazen öyle bir zaman geliyor ki, beynim bas bas bağırırken, dudaklarım hareket edemiyor, kelimeler dökülemiyor ağzımdan. Kalbim yaralanıyor, kalbim acıyor, kalbim kanıyor. Beynimi kemiriyor her bir cümle, sanki acı çekmemden büyük zevk alan bir sadist gibi.

Keşke hayatımız, kurduğumuz hayallerden ibaret olabilseydi. Sadece, geceleri kafamızın üzerinde kendi ellerimizle çizdiğimiz bembeyaz olan bulutun içerisindeki güzel, tatlı hayallerden ibaret. Ne yazık ki bunu düşünmek bile sadece bir hayal. Bembeyaz bir bulutun içindeki bir başka bulut misali.

Biliyorum. Bir gün ben konuşacağım ve beni duyacaklar, ben yazacağım onlar okuyacak, ben söyleyeceğim onlar anlayacaklar. Fakat bir ben gideceğim, onlar ise sadece bakacaklar.

''Dilerseniz bloguma, sayfanın üst köşesinde bulunan Bumerang Ödülleri Adayı şablonundan oy verebilir ve bana destek olabilirsiniz. Oylarınız tamamen ücretsizdir. Teşekkürler.''

Yakıyorum yine ard arda sigaralarımı, aralıksız. Derin derin çekiyorum içime, yavaş yavaş üflüyorum dumanını. Arda kalan dumanları izliyorum. Süzülüşlerini, boşlukta dans edişlerini. Yavaşça uzaklaşıyorlar benden, yok oluyorlar her saniye, biraz daha.

Çekmişim önüme bembeyaz bir kağıt ve henüz yeni aldığım kalemimi. Sana bir şeyler yazacağıma dair söz vermiştim. ''Sen gitsen de ben sana yazarım. Söz.'' demiştim arkandan. Arkanı dönüp son bir bakış bile bırakmadın geride, son bir gülümseme.

Benim hayata geçirmem gerek hayallerim vardı, içinde sen vardın. Şimdi ise elimde sigaram, dört bir yanımı sarmış dumanlarıyla başka bir boyuttayım sanki. Hayallerim değişti, hayallerim sessizleşti, bulanıklaştı.

Kelimeleri toparlayamıyorum. Kelimeler bana uzak. Kelimeler, kelimeler artık yok. Beynim bomboş.

Hayallerimin boşluklarını doldurmaya çalıştım, olmadı. Ne yazdıysam hatalıydı, yanlıştı. Tek bir boşluğa, tek bir doğru gerekir. Benim bir sürü boşluğum vardı, doldurulmayı bekleyen. Hepsine de ''sen...'' geliyordun.

Boşluklarım Dolmuyor

Yakıyorum yine ard arda sigaralarımı, aralıksız. Derin derin çekiyorum içime, yavaş yavaş üflüyorum dumanını. Arda kalan dumanları izliyorum. Süzülüşlerini, boşlukta dans edişlerini. Yavaşça uzaklaşıyorlar benden, yok oluyorlar her saniye, biraz daha.

Çekmişim önüme bembeyaz bir kağıt ve henüz yeni aldığım kalemimi. Sana bir şeyler yazacağıma dair söz vermiştim. ''Sen gitsen de ben sana yazarım. Söz.'' demiştim arkandan. Arkanı dönüp son bir bakış bile bırakmadın geride, son bir gülümseme.

Benim hayata geçirmem gerek hayallerim vardı, içinde sen vardın. Şimdi ise elimde sigaram, dört bir yanımı sarmış dumanlarıyla başka bir boyuttayım sanki. Hayallerim değişti, hayallerim sessizleşti, bulanıklaştı.

Kelimeleri toparlayamıyorum. Kelimeler bana uzak. Kelimeler, kelimeler artık yok. Beynim bomboş.

Hayallerimin boşluklarını doldurmaya çalıştım, olmadı. Ne yazdıysam hatalıydı, yanlıştı. Tek bir boşluğa, tek bir doğru gerekir. Benim bir sürü boşluğum vardı, doldurulmayı bekleyen. Hepsine de ''sen...'' geliyordun.

Fotoğrafım
Edirne, Ayşekadın, Türkiye
19 Ocak 1996, İskenderun doğumlu. Trakya Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım bölümü mezunu. 13 yaşından beri blogger. 2012 Hürriyet Bumerang Ödülleri'nde En Uyumlu site üçüncülüğüne hak kazandı. İlk kitabı İkinci Kadının Hikâyesi ise Temmuz 2016 yılında basıldı. Tüm kitabevleri ve online kitapçılarda satışta.