background img

The New Stuff

küçük aptalın büyük dünyası etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
küçük aptalın büyük dünyası etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Piç Güveysinden Hallice, Dizüstü Edebiyatının ikinci eseri. Yazarımız ise Twitter adıyla samihazinses, gerçek ismiyle Aras Öztürk Çolak. 

Bildiğimiz gibi Dizüstü Edebiyatın ilk eseri Pucca'nın, Küçük Aptalın Büyük Dünyası adlı kitabıydı. Bir kızın iç dünyası tüm komikliğiyle ve gerçekliğiyle anlatılmıştı. Kadınların/kızların, bilmediğimiz, hatta kadınlar/kızlar da hemcinslerinde bilmediklerini öğrendi, güldü. İşte samihazinses de ardından ''Erkeklerin de iç dünyası var! Hatta erkekler hakkında bilmediğiniz o kadar şey var ki, öğrenin bakalım.'' diyerek bu kitabı yazmış olmalı. 

Kitabın özetini kısaca yapacak olursak: Hüsnü adında tam bir 'piç' karakterimiz var. Sürekli karı kız peşinde olan, ''Acaba bugün kiminle sevişsem?'' diyen bir tip. Bu soruyu kendi kendine sorması tabii ki bütün kızların etkileneceği bir yakışıklılığa sahip olmasından kaynaklanmıyor aslında. Hüsnü öyle bir erkek ki, en yapmayacak kızı bile ağına düşürebiliyordu. 

Fakat Hüsnü, tüm bunları yaparken içinde saklı olan o duyguyu fark eder. Hiçbir zaman, hiç kimseye, hiçbir kıza hissetmediği duyguları beslemektedir O'na. İlk defa belden aşağısını düşünmeden, kalbiyle hissetmektedir. Ama o hisler ne yazık ki doğru kişiye duyulmamıştı. Hüsnünün aşık olduğu kişi: en yakın arkadaşıydı. 

Daha fazla anlatmayayım, heyecanı kaçmasın. ''E yeterince anlattın, kime aşık olduğunu bile söyledin.'' diyen olursa eğer, evet söyledim ama zaten kitabın tanıtım bülteninde de yazılı bu. Bu kitap için değil sadece, tüm kitap yorumlarımda tanıtım bülteninde verilen bilgileri kendi cümlelerimle sizlere aktarıyorum. 

Dizüstü Edebiyat severler çok var. Bu kitabı da çoğunun okuduğunu düşünüyorum. Okumayanlara tavsiye edeceğim komik bir kitap. Hani ''Çok mu komik?'' diye soracak olursanız; doğrusunu söylemek gerekirse çok gülerek okuduğum bir kitap değildi. Ama bir iki komik yerler de yok değildi. 

İyi okumalar...

P*ç Güveysinden Hallice


Piç Güveysinden Hallice, Dizüstü Edebiyatının ikinci eseri. Yazarımız ise Twitter adıyla samihazinses, gerçek ismiyle Aras Öztürk Çolak. 

Bildiğimiz gibi Dizüstü Edebiyatın ilk eseri Pucca'nın, Küçük Aptalın Büyük Dünyası adlı kitabıydı. Bir kızın iç dünyası tüm komikliğiyle ve gerçekliğiyle anlatılmıştı. Kadınların/kızların, bilmediğimiz, hatta kadınlar/kızlar da hemcinslerinde bilmediklerini öğrendi, güldü. İşte samihazinses de ardından ''Erkeklerin de iç dünyası var! Hatta erkekler hakkında bilmediğiniz o kadar şey var ki, öğrenin bakalım.'' diyerek bu kitabı yazmış olmalı. 

Kitabın özetini kısaca yapacak olursak: Hüsnü adında tam bir 'piç' karakterimiz var. Sürekli karı kız peşinde olan, ''Acaba bugün kiminle sevişsem?'' diyen bir tip. Bu soruyu kendi kendine sorması tabii ki bütün kızların etkileneceği bir yakışıklılığa sahip olmasından kaynaklanmıyor aslında. Hüsnü öyle bir erkek ki, en yapmayacak kızı bile ağına düşürebiliyordu. 

Fakat Hüsnü, tüm bunları yaparken içinde saklı olan o duyguyu fark eder. Hiçbir zaman, hiç kimseye, hiçbir kıza hissetmediği duyguları beslemektedir O'na. İlk defa belden aşağısını düşünmeden, kalbiyle hissetmektedir. Ama o hisler ne yazık ki doğru kişiye duyulmamıştı. Hüsnünün aşık olduğu kişi: en yakın arkadaşıydı. 

Daha fazla anlatmayayım, heyecanı kaçmasın. ''E yeterince anlattın, kime aşık olduğunu bile söyledin.'' diyen olursa eğer, evet söyledim ama zaten kitabın tanıtım bülteninde de yazılı bu. Bu kitap için değil sadece, tüm kitap yorumlarımda tanıtım bülteninde verilen bilgileri kendi cümlelerimle sizlere aktarıyorum. 

Dizüstü Edebiyat severler çok var. Bu kitabı da çoğunun okuduğunu düşünüyorum. Okumayanlara tavsiye edeceğim komik bir kitap. Hani ''Çok mu komik?'' diye soracak olursanız; doğrusunu söylemek gerekirse çok gülerek okuduğum bir kitap değildi. Ama bir iki komik yerler de yok değildi. 

İyi okumalar...

Allah Beni Böyle Yaratmış, Küçük Aptalın Büyük Dünyası ve Ve Geri Kalan Her Şey... Yazdığım sıraya göre okuduğum PuCCa Günlük kitaplarının sonuna geldim.

Ve Geri Kalan Her Şey, diğer iki kitap gibi nereye gidersem gideyim çantamın içinde oldu. Kitap okumaya ayırdığım süreçler dışında bile elimde oldu ve boş anımda pat diye açıp okuyordum. Misal verecek olursak; kendime kahve yaparken suyun kaynamasını beklerken açıp okuyordum.

Bu kitapta PuCCa bizlere Ceri ile olan ilişkisini anlatmış çoğunlukta. Diğer bölümler, bir PuCCa klasiği ile geçmişten ve komik anlarından ibaret. Ceri ile olan ilişkileri de PuCCa'nın aşk klasikleri gibi imkansızlıkla başlıyor, başladığı gibi imkansızlıkla giderken kitap mutlu son ile bitiyor çok şükür.

Ve Geri Kalan Her Şey, komik olduğu kadar duygusal da. Ne tuhaftır ki PuCCa sizi kahkahaya boğmayı başarabildiği kadar anında gözlerinizi yaşla doldurabiliyor. Allah Beni Böyle Yaratmış kitabı içinde aynı şeyi söylemiştim.

Kitabın sonu ise çok harika olmuş. Gecenin ikisinde kahkaha attım resmen, kardeşim ve abim uyanıcak diye tırstığımdan da hemen battaniye altına saklandım.

Hala PuCCa'dan habersiz, ya da haberi olup da okumayan herkese tavsiyem, en yakın kitapçıya şimdi koşarak gidip alın. Gerçekten pişman olmayacaksınız.

  • Küçük Aptalın Büyük Dünyası için tık tık
  • Allah Beni Böyle Yaratmış için tık tık

Ve Geri Kalan Her Şey

Allah Beni Böyle Yaratmış, Küçük Aptalın Büyük Dünyası ve Ve Geri Kalan Her Şey... Yazdığım sıraya göre okuduğum PuCCa Günlük kitaplarının sonuna geldim.

Ve Geri Kalan Her Şey, diğer iki kitap gibi nereye gidersem gideyim çantamın içinde oldu. Kitap okumaya ayırdığım süreçler dışında bile elimde oldu ve boş anımda pat diye açıp okuyordum. Misal verecek olursak; kendime kahve yaparken suyun kaynamasını beklerken açıp okuyordum.

Bu kitapta PuCCa bizlere Ceri ile olan ilişkisini anlatmış çoğunlukta. Diğer bölümler, bir PuCCa klasiği ile geçmişten ve komik anlarından ibaret. Ceri ile olan ilişkileri de PuCCa'nın aşk klasikleri gibi imkansızlıkla başlıyor, başladığı gibi imkansızlıkla giderken kitap mutlu son ile bitiyor çok şükür.

Ve Geri Kalan Her Şey, komik olduğu kadar duygusal da. Ne tuhaftır ki PuCCa sizi kahkahaya boğmayı başarabildiği kadar anında gözlerinizi yaşla doldurabiliyor. Allah Beni Böyle Yaratmış kitabı içinde aynı şeyi söylemiştim.

Kitabın sonu ise çok harika olmuş. Gecenin ikisinde kahkaha attım resmen, kardeşim ve abim uyanıcak diye tırstığımdan da hemen battaniye altına saklandım.

Hala PuCCa'dan habersiz, ya da haberi olup da okumayan herkese tavsiyem, en yakın kitapçıya şimdi koşarak gidip alın. Gerçekten pişman olmayacaksınız.

  • Küçük Aptalın Büyük Dünyası için tık tık
  • Allah Beni Böyle Yaratmış için tık tık

Dün yazdığım yazıda da bahsetmiş olduğum gibi gittiğim terslikte bu kitabı da bitirdim. Bu PuCCa'ya çok gülüyorum arkadaş ya. Hayır yani bir insan yazdığı kitapla güldürebiliyorsa cidden yeteneklidir ama tabii daha önce de dediğim gibi kitabı bir ''yazarın yazmış olduğu'' kitap niteliğinde okumamak gerek. 

İlk kitap, Allah Beni Böyle Yaratmış'dan daha komik, daha neşeli, daha kıpır kıpır bir PuCCa'yı anlatıyor. İkinci kitabına henüz başlamadım, onun hakkında da sonradan yorumlarımı dile getiririm. Fakat sanırım, Küçük Aptalın Büyük Dünyasını diğer kitaplarına değişemeyeceğim.

PuCCa, bu kitabında Pekmez'in yakın arkadaşı olan Erik'le aynı iş yerinde çalışmaktadır. Çocuk bunu, Pekmez'i aldattığını düşündüğü için sevmediğinden PuCCa da çocuğa yaklaşmaktan korkuyor. EsmaCeyhan adını verdiği arkadaşı da bu çocuğa yanık ve daha önceden birliktelikleri de olmuş. Zamanla, artık nasıl oluyorsa bu PuCCa, çocuğa vuruluyor. Bahanelerle yakınlaşa yakınlaşa bir öpücük sonrasında sevgili oluveriyorlar. Bundan sonrası Erik'le olan hikayeleri zaten, onları da tek tek yazarsam kitabı okumanıza gerek kalmaz.

Yani anlayacağınız gibi bu kitabı kahkaha atarak okuyacaksınız ve okuduğunuza da pişman olmayacaksınız. İyi okumalar...

Küçük Aptalın Büyük Dünyası

Dün yazdığım yazıda da bahsetmiş olduğum gibi gittiğim terslikte bu kitabı da bitirdim. Bu PuCCa'ya çok gülüyorum arkadaş ya. Hayır yani bir insan yazdığı kitapla güldürebiliyorsa cidden yeteneklidir ama tabii daha önce de dediğim gibi kitabı bir ''yazarın yazmış olduğu'' kitap niteliğinde okumamak gerek. 

İlk kitap, Allah Beni Böyle Yaratmış'dan daha komik, daha neşeli, daha kıpır kıpır bir PuCCa'yı anlatıyor. İkinci kitabına henüz başlamadım, onun hakkında da sonradan yorumlarımı dile getiririm. Fakat sanırım, Küçük Aptalın Büyük Dünyasını diğer kitaplarına değişemeyeceğim.

PuCCa, bu kitabında Pekmez'in yakın arkadaşı olan Erik'le aynı iş yerinde çalışmaktadır. Çocuk bunu, Pekmez'i aldattığını düşündüğü için sevmediğinden PuCCa da çocuğa yaklaşmaktan korkuyor. EsmaCeyhan adını verdiği arkadaşı da bu çocuğa yanık ve daha önceden birliktelikleri de olmuş. Zamanla, artık nasıl oluyorsa bu PuCCa, çocuğa vuruluyor. Bahanelerle yakınlaşa yakınlaşa bir öpücük sonrasında sevgili oluveriyorlar. Bundan sonrası Erik'le olan hikayeleri zaten, onları da tek tek yazarsam kitabı okumanıza gerek kalmaz.

Yani anlayacağınız gibi bu kitabı kahkaha atarak okuyacaksınız ve okuduğunuza da pişman olmayacaksınız. İyi okumalar...

Pucca'nın ''Küçük Aptalın Büyük Dünyası'' adlı kitabını yarım bırakmak zorunda kalarak başlamış olduğum Erkek Dedikodusu için yorumlarımı sizlerle paylaşmak istedim. Öncelikle şunu söylemek istiyorum ki Pucca'nın kitabını beğenmediğimden yarım bırakmadım. Gerçekten bana kahkahalar attıran bir kitap, onu okuyup ayrıca yorum yapacağım tabii ki.

Şimdi Erkek Dedikodusu'na gelecek olursak, nereden başlayacağımı bilemiyorum doğrusu. Hem güldüren, hem de düşündüren günümüz romanlarından. Kız arkadaşlar arasında geçen dedikodular ve erkeklerin; kızların tabiri ile ''öküz''lükleriyle dolan bu kitap gerçekten hoş. Pucca, French Oje ve T.B'nin kitaplarını okurken, elimde kitap değil de bilgisayarımda Twitter hesaplarından tweetlerini okuyormuş gibi okuyorum. Çünkü bu üç arkadaş 'yazar' niteliğini taşıyamazlar bana göre. Bunu onların başarısızlıklarından değil, yazmış oldukları kitapların yazarlık derecesinde başarılı olmamasından söylüyorum. Yoksa yazdıkları gerçekten oldukları pozisyon içerisinde başarılı ve okutmayı da çok iyi becerebiliyorlar. Çünkü günümüz gençleri ile aynı düşüncelere sahipler, adeta arkadaşımız gibiler.

Erkek Dedikodusu'nun birinci kitabını okumamama rağmen anlaşılmayacak hiçbir durum yaşamadım kitabı okurken. Arasında bir bağ olduğunu düşünmüyorum ama daha sonradan elimde okuyacak kitabım kalmadığında alıp okurum onu da. Birinci kitabı okuma gereğini çok hissetmiyorum içimde ama üçüncüsünü çıkar çıkmaz alırım.

Genç kızlara ve erkeklere önerebileceğim bir kitap bu. Alın okuyun derim.

Erkek Dedikodusu 2

Pucca'nın ''Küçük Aptalın Büyük Dünyası'' adlı kitabını yarım bırakmak zorunda kalarak başlamış olduğum Erkek Dedikodusu için yorumlarımı sizlerle paylaşmak istedim. Öncelikle şunu söylemek istiyorum ki Pucca'nın kitabını beğenmediğimden yarım bırakmadım. Gerçekten bana kahkahalar attıran bir kitap, onu okuyup ayrıca yorum yapacağım tabii ki.

Şimdi Erkek Dedikodusu'na gelecek olursak, nereden başlayacağımı bilemiyorum doğrusu. Hem güldüren, hem de düşündüren günümüz romanlarından. Kız arkadaşlar arasında geçen dedikodular ve erkeklerin; kızların tabiri ile ''öküz''lükleriyle dolan bu kitap gerçekten hoş. Pucca, French Oje ve T.B'nin kitaplarını okurken, elimde kitap değil de bilgisayarımda Twitter hesaplarından tweetlerini okuyormuş gibi okuyorum. Çünkü bu üç arkadaş 'yazar' niteliğini taşıyamazlar bana göre. Bunu onların başarısızlıklarından değil, yazmış oldukları kitapların yazarlık derecesinde başarılı olmamasından söylüyorum. Yoksa yazdıkları gerçekten oldukları pozisyon içerisinde başarılı ve okutmayı da çok iyi becerebiliyorlar. Çünkü günümüz gençleri ile aynı düşüncelere sahipler, adeta arkadaşımız gibiler.

Erkek Dedikodusu'nun birinci kitabını okumamama rağmen anlaşılmayacak hiçbir durum yaşamadım kitabı okurken. Arasında bir bağ olduğunu düşünmüyorum ama daha sonradan elimde okuyacak kitabım kalmadığında alıp okurum onu da. Birinci kitabı okuma gereğini çok hissetmiyorum içimde ama üçüncüsünü çıkar çıkmaz alırım.

Genç kızlara ve erkeklere önerebileceğim bir kitap bu. Alın okuyun derim.

Fotoğrafım
Edirne, Ayşekadın, Türkiye
19 Ocak 1996, İskenderun doğumlu. Trakya Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım bölümü mezunu. 13 yaşından beri blogger. 2012 Hürriyet Bumerang Ödülleri'nde En Uyumlu site üçüncülüğüne hak kazandı. İlk kitabı İkinci Kadının Hikâyesi ise Temmuz 2016 yılında basıldı. Tüm kitabevleri ve online kitapçılarda satışta.