background img

The New Stuff

müzik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
müzik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Gök Nerede albümünün ilk video klibini Gel adlı şarkısına çeken Mabel Matiz, ikinci video klibini Sarışın adlı şarkısına çekti.

Söz ve müziği yine kendisine ait olan şarkının yönetmenliğini Hasan Kuyucu yapmış ve ortaya yine oldukça hoş bir video klip çıkmış.

Klipte Mabel Matiz'e eşlik edenler ise Matiz'in arkadaşlarıymış ve hepsini bir araya getirerek güzel bir projede hep birlikte yer almışlar.

Klip dün öğleden sonra saatlerinde yayınlandı ve şimdiden çok iyi bir izlenme oranına sahip. E olsun o kadarı da artık. Şarkıcı güzel, şarkı güzel, klip güzel.


Mabel Matiz - Sarışın

Gök Nerede albümünün ilk video klibini Gel adlı şarkısına çeken Mabel Matiz, ikinci video klibini Sarışın adlı şarkısına çekti.

Söz ve müziği yine kendisine ait olan şarkının yönetmenliğini Hasan Kuyucu yapmış ve ortaya yine oldukça hoş bir video klip çıkmış.

Klipte Mabel Matiz'e eşlik edenler ise Matiz'in arkadaşlarıymış ve hepsini bir araya getirerek güzel bir projede hep birlikte yer almışlar.

Klip dün öğleden sonra saatlerinde yayınlandı ve şimdiden çok iyi bir izlenme oranına sahip. E olsun o kadarı da artık. Şarkıcı güzel, şarkı güzel, klip güzel.




Hepimizin yakından tanıyor olduğu ve muhteşem şarkılarıyla, performanslarıyla da çoğumuzun seviyor olduğu Azis ile başladı benim de Bulgarca şarkılara olan ilgim. Eskiden Bulgarca şarkıları sadece Azis'den dinlerdim. Edirne'de okumaya başladıktan sonra yeni yeni Bulgar şarkıcıları keşfettim ve birçoğunun şarkısı favorim oldu. 

Son zamanlarda ise Azis ile birlikte Galena ve FIKI vazgeçilmezlerim arasında diyebilirim. Bu yaz kesinlikle kulaklığımda ağırlıklı olarak Bulgarca şarkılar çalacak. Bu şarkıları da sizlerle paylaşmak istedim. Bakalım son dönemlerde kulaklığımda dönen ve yaz boyu vazgeçilmezim olacak Bulgarca şarkılar nelermiş?

1- FIKI ft. PRESLAVA - GORE DOLU


2- GALENA ft. FIKI - KOY


3- GALENA ft. FIKI - BOZHE PROSTI


4- AZİS - DJANAM DJANAM


5- AZİS - MYKONOS 


6- MARIA ft. AZİS - KAZA LI GO


7- MARIA ft. AZİS - CHUY ME 


8- FIKI - BUM 

Bulgarian Songs #2015


Hepimizin yakından tanıyor olduğu ve muhteşem şarkılarıyla, performanslarıyla da çoğumuzun seviyor olduğu Azis ile başladı benim de Bulgarca şarkılara olan ilgim. Eskiden Bulgarca şarkıları sadece Azis'den dinlerdim. Edirne'de okumaya başladıktan sonra yeni yeni Bulgar şarkıcıları keşfettim ve birçoğunun şarkısı favorim oldu. 

Son zamanlarda ise Azis ile birlikte Galena ve FIKI vazgeçilmezlerim arasında diyebilirim. Bu yaz kesinlikle kulaklığımda ağırlıklı olarak Bulgarca şarkılar çalacak. Bu şarkıları da sizlerle paylaşmak istedim. Bakalım son dönemlerde kulaklığımda dönen ve yaz boyu vazgeçilmezim olacak Bulgarca şarkılar nelermiş?

1- FIKI ft. PRESLAVA - GORE DOLU


2- GALENA ft. FIKI - KOY


3- GALENA ft. FIKI - BOZHE PROSTI


4- AZİS - DJANAM DJANAM


5- AZİS - MYKONOS 


6- MARIA ft. AZİS - KAZA LI GO


7- MARIA ft. AZİS - CHUY ME 


8- FIKI - BUM 


Gülşen, uzun bir aradan sonra yaza damgasını vuracak bir albümle geri dönüşünü yaptı müzik piyasasına. Albümün bütün şarkılarını dinleme fırsatını henüz dün buldum ve bugün de albümün yorumunu paylaşmak istedim.

Gülşen, Bangır Bangır albümünün ilk klibini de albüme ismini veren şarkıyla yaptı. Albümün çıkışını bu şarkıyla yapmış olması gerçekten çok doğru bir karar olmuş. Hem yaz boyunca plajlarda, clublarda tekrar tekrar çalınabilecek bir parça hem de gerçekten çok güzel, kıpır kıpır bir şarkı. Klibi de oldukça başarılı.

Albümün kapağını ilk gördüğümde -ki siz de eminim aynısını düşünmüşsünüzdür- aklıma direkt Katy Perry'nin Roar klibi geldi. Tema ve dizayn birebir aynı. Baktığımız zaman birebir kopyalamış olduğunu görebiliyoruz tabii ama benim için önemli olan bir diğer şey de içeriği. Yani albümdeki şarkılar. Bir iki şarkı dışındaki tüm şarkılarını telefonuma indirdim. Dünden beri de tekrar tekrar dinliyorum.

Umarım Gülşen, bu albümle yakalamak istediği başarıyı elde eder. Bana sorarsanız sadece Bangır Bangır şarkısıyla bile edebilir. Klip Youtube kanalında 28 Nisan'dan bugüne, şimdiden 1 milyon tıklanmayı geçti bile.

Bangır Bangır klibiyle birlikte en çok beğendiğim üç şarkıyı da paylaşmak istiyorum. Siz de albümü bir yerinden dinlemeye başlarsanız iyi olur. Bu yaz bize denizde, havuzda, yolda, clublarda eşlik edecek şarkılar bunlar!



Gülşen - Bangır Bangır (Albüm)

Gülşen, uzun bir aradan sonra yaza damgasını vuracak bir albümle geri dönüşünü yaptı müzik piyasasına. Albümün bütün şarkılarını dinleme fırsatını henüz dün buldum ve bugün de albümün yorumunu paylaşmak istedim.

Gülşen, Bangır Bangır albümünün ilk klibini de albüme ismini veren şarkıyla yaptı. Albümün çıkışını bu şarkıyla yapmış olması gerçekten çok doğru bir karar olmuş. Hem yaz boyunca plajlarda, clublarda tekrar tekrar çalınabilecek bir parça hem de gerçekten çok güzel, kıpır kıpır bir şarkı. Klibi de oldukça başarılı.

Albümün kapağını ilk gördüğümde -ki siz de eminim aynısını düşünmüşsünüzdür- aklıma direkt Katy Perry'nin Roar klibi geldi. Tema ve dizayn birebir aynı. Baktığımız zaman birebir kopyalamış olduğunu görebiliyoruz tabii ama benim için önemli olan bir diğer şey de içeriği. Yani albümdeki şarkılar. Bir iki şarkı dışındaki tüm şarkılarını telefonuma indirdim. Dünden beri de tekrar tekrar dinliyorum.

Umarım Gülşen, bu albümle yakalamak istediği başarıyı elde eder. Bana sorarsanız sadece Bangır Bangır şarkısıyla bile edebilir. Klip Youtube kanalında 28 Nisan'dan bugüne, şimdiden 1 milyon tıklanmayı geçti bile.

Bangır Bangır klibiyle birlikte en çok beğendiğim üç şarkıyı da paylaşmak istiyorum. Siz de albümü bir yerinden dinlemeye başlarsanız iyi olur. Bu yaz bize denizde, havuzda, yolda, clublarda eşlik edecek şarkılar bunlar!




Mabel Matizin, 13 Şubat'ta çıkarmış olduğu 3. stüdyo albümü Gök Nerede 14 adet şarkıdan oluşuyor.

Yaşım Çocuk albümünden sonra kesinlikle muhteşem bir çalışma var önümüzde. Çok kısa sürede büyük ses getirdi. Ayrıca albümde bulunan 14 şarkıdan 9'unun söz ve müziği Mabel'e ait. Şarkıların her biri birbirinden güzel ve kaliteli.

Ben de bütün şarkıları çok beğendim fakat ''Gel'', ''Geziyorum Dünya İşte'' ve ''Vals'' şarkılarını çok başka sevdim.

Albümde Nazan Öncel'in 1992 yılı albümündeki Bir Hadise Var şarkısına da rastlıyoruz. Ayrıca Rus besteci Evgeny Grinko'ya ait olan ''Vals''a yazdığı sözle de albüm çok konuşulmakta. Böylesi bir beste ancak bu kadar güzel sözlenebilirdi.

Matiz, albümün ilk klibini de ''Gel'' adlı parçasına çekti. Klibin yönetmenliğini de kendisiyle birlikte Aytekin Yalçın üstleniyor.


Ek olarak ''Geziyorum Dünya İşte'' ve ''Vals'' şarkılarını sizlerle paylaşmak istiyorum. Geri kalan şarkıları için de Youtube kanalına girdiğinizde kolaylıkla ulaşabiliyor ve dinleyebiliyorsunuz.


Mabel Matiz - #GökNerede

Mabel Matizin, 13 Şubat'ta çıkarmış olduğu 3. stüdyo albümü Gök Nerede 14 adet şarkıdan oluşuyor.

Yaşım Çocuk albümünden sonra kesinlikle muhteşem bir çalışma var önümüzde. Çok kısa sürede büyük ses getirdi. Ayrıca albümde bulunan 14 şarkıdan 9'unun söz ve müziği Mabel'e ait. Şarkıların her biri birbirinden güzel ve kaliteli.

Ben de bütün şarkıları çok beğendim fakat ''Gel'', ''Geziyorum Dünya İşte'' ve ''Vals'' şarkılarını çok başka sevdim.

Albümde Nazan Öncel'in 1992 yılı albümündeki Bir Hadise Var şarkısına da rastlıyoruz. Ayrıca Rus besteci Evgeny Grinko'ya ait olan ''Vals''a yazdığı sözle de albüm çok konuşulmakta. Böylesi bir beste ancak bu kadar güzel sözlenebilirdi.

Matiz, albümün ilk klibini de ''Gel'' adlı parçasına çekti. Klibin yönetmenliğini de kendisiyle birlikte Aytekin Yalçın üstleniyor.


Ek olarak ''Geziyorum Dünya İşte'' ve ''Vals'' şarkılarını sizlerle paylaşmak istiyorum. Geri kalan şarkıları için de Youtube kanalına girdiğinizde kolaylıkla ulaşabiliyor ve dinleyebiliyorsunuz.



Taktım yine kulaklıklarımı. Açtım müziği... Son ses. İçimi acıtacak, beni ağlatacak, güçsüzleştirecek ama bir o kadar da rahatlatacak bir şarkı.

Mavi patiklerim ayaklarımdan başlıyor bedenimi ısıtmaya... Yavaş yavaş... İçimi düşünmüyorum henüz.

Soğuk sarmış dört yanımı, acı çığlıklarla beraber. Yalnızlığın çığlığı, terk edilmiş çığlıklar; bir kenara atılmış, can çekişen çığlıklar... Dolduruyorlar bir bir beynimin içini.

Sıcacık, bir bardak çay. Tek şekerli, hafif acımsı. Kendime gelebilmek için, çayı şekerden yoksun bıraktım bugün. Ha bir de... Bir de içimi ısıtmak için bu kadar sıcak...

Bir yudum...
Ve büyük bir yudum daha...

Kulaklığımdan sesleniyor bana Mabel...

''Kaldır kafanı bak, kimler can çekişiyor cennette?
Kim çoktan ölmüş, kim diri kendi cehenneminde?''

ARAFTA

Taktım yine kulaklıklarımı. Açtım müziği... Son ses. İçimi acıtacak, beni ağlatacak, güçsüzleştirecek ama bir o kadar da rahatlatacak bir şarkı.

Mavi patiklerim ayaklarımdan başlıyor bedenimi ısıtmaya... Yavaş yavaş... İçimi düşünmüyorum henüz.

Soğuk sarmış dört yanımı, acı çığlıklarla beraber. Yalnızlığın çığlığı, terk edilmiş çığlıklar; bir kenara atılmış, can çekişen çığlıklar... Dolduruyorlar bir bir beynimin içini.

Sıcacık, bir bardak çay. Tek şekerli, hafif acımsı. Kendime gelebilmek için, çayı şekerden yoksun bıraktım bugün. Ha bir de... Bir de içimi ısıtmak için bu kadar sıcak...

Bir yudum...
Ve büyük bir yudum daha...

Kulaklığımdan sesleniyor bana Mabel...

''Kaldır kafanı bak, kimler can çekişiyor cennette?
Kim çoktan ölmüş, kim diri kendi cehenneminde?''



Kaçıyormuşum gibi hissediyorum.

Otobüs hareketlendiği anda iki duygu sarmalıyor kalbimi. Biri sevinç, diğeri hüzün. Sanki gideceğim ve bir daha gelmeyecekmişim, bir daha geri dönmeyecekmişim gibi hissetmemin verdiği hüznü yaşarken; onu göreceğim, ona sarılabileceğim anın da sevincini yaşıyorum.

İki kişilik koltukta tek başıma oturuyorum. Her zamanki gibi pencere kenarında. Siyah ve içini ufak tefek şeylerle doldurduğum çantam da yanımda. Kitabımı açıyorum ve okumaya çalışıyorum. Hayır... Olmuyor. Kapatıyorum kapağı ve kulaklığımı takıyorum her iki kulağıma da.

Rihanna'nın sesi kulağımı doldururken, ben çoktan su gibi akıp giden yolu izlemeye dalmış, gideceğim yere gitmeye tamamen hazırdım.

Son bir haykırış ve gözyaşı: I want you to stay...

Bir Yolculuk Gözyaşı


Kaçıyormuşum gibi hissediyorum.

Otobüs hareketlendiği anda iki duygu sarmalıyor kalbimi. Biri sevinç, diğeri hüzün. Sanki gideceğim ve bir daha gelmeyecekmişim, bir daha geri dönmeyecekmişim gibi hissetmemin verdiği hüznü yaşarken; onu göreceğim, ona sarılabileceğim anın da sevincini yaşıyorum.

İki kişilik koltukta tek başıma oturuyorum. Her zamanki gibi pencere kenarında. Siyah ve içini ufak tefek şeylerle doldurduğum çantam da yanımda. Kitabımı açıyorum ve okumaya çalışıyorum. Hayır... Olmuyor. Kapatıyorum kapağı ve kulaklığımı takıyorum her iki kulağıma da.

Rihanna'nın sesi kulağımı doldururken, ben çoktan su gibi akıp giden yolu izlemeye dalmış, gideceğim yere gitmeye tamamen hazırdım.

Son bir haykırış ve gözyaşı: I want you to stay...


Bertan Asllani, Makedonya'nın başkenti olan Skopje'de dünyaya gelmiş, Arnavut asıllı bir şarkıcıdır. Müziğe ilk adımını 1996 yılında bir Türk grubuyla söylediği şarkıyla atmış ve sonrasında çocuk festivallerinde görev almış. 2000 yılında da ilk ödülünü almıştır. Sonrasında Süper FM'de spiker olarak çalışmış ve burada da çoğunlukla çocuk programlarında görev almıştır. Ayrıca Ankara'da Balkan Mini Festivali'nde doğduğu ülke Makedonya'yı temsil etmiştir.


Geçtiğimiz günlerde müzik kanallarını zaplarken karşılaştım Bertan Asllani ile. ''Bu neymiş bakalım?'' dedim ve izlemeye başladım. Önce kendisini klipte oynayan birisi sandım sonra baktım ki klipte bir bu çocuk var zaten  şarkıyı  da o söylüyor. Şarkı çok hoşuma gitti. Girdim internetten araştırdım ettim ve yukarıda paylaştığım bilgilere rastladım sadece. Youtube'dan daha önceki şarkılarına baktım ve pek hoşuma gitmedi zaten o yüzden devam ettirmedim. Fakat ''Damla Damla'' isimli şarkısı bence oldukça güzel bir şarkı. Henüz 1 haftalık  fakat izlenme oranları gayet iyi. Bu yaz her yerde duyacağımız bir şarkı olacak gibi geliyor bana.

Çok da yakışıklı. Genç kızların yeni sevgilisi olmaya aday diyeceğim de çoktan olmuştur bile. 

Şarkının sözleri: Ahmet Kurtiş
Müziği: Bertan Asllani & Robert Bilbilov'a aittir. 

Sizin Tweetleriniz: 

@skorayduman: Farklı bir aranje farklı bir adam dinlemek gerek!
@ucantuay: Bu adamı dinleyin.
@tugbaildiz: Antrenmana giderken ki yeni parçam. Çok tatlı dans ediyor.
@gizem_kayaa: 1 ay sonrasının hit şarkısını @oguzhansaman belirledi ve işte o şarkı!

Bertan Asllani - Damla Damla


Bertan Asllani, Makedonya'nın başkenti olan Skopje'de dünyaya gelmiş, Arnavut asıllı bir şarkıcıdır. Müziğe ilk adımını 1996 yılında bir Türk grubuyla söylediği şarkıyla atmış ve sonrasında çocuk festivallerinde görev almış. 2000 yılında da ilk ödülünü almıştır. Sonrasında Süper FM'de spiker olarak çalışmış ve burada da çoğunlukla çocuk programlarında görev almıştır. Ayrıca Ankara'da Balkan Mini Festivali'nde doğduğu ülke Makedonya'yı temsil etmiştir.


Geçtiğimiz günlerde müzik kanallarını zaplarken karşılaştım Bertan Asllani ile. ''Bu neymiş bakalım?'' dedim ve izlemeye başladım. Önce kendisini klipte oynayan birisi sandım sonra baktım ki klipte bir bu çocuk var zaten  şarkıyı  da o söylüyor. Şarkı çok hoşuma gitti. Girdim internetten araştırdım ettim ve yukarıda paylaştığım bilgilere rastladım sadece. Youtube'dan daha önceki şarkılarına baktım ve pek hoşuma gitmedi zaten o yüzden devam ettirmedim. Fakat ''Damla Damla'' isimli şarkısı bence oldukça güzel bir şarkı. Henüz 1 haftalık  fakat izlenme oranları gayet iyi. Bu yaz her yerde duyacağımız bir şarkı olacak gibi geliyor bana.

Çok da yakışıklı. Genç kızların yeni sevgilisi olmaya aday diyeceğim de çoktan olmuştur bile. 

Şarkının sözleri: Ahmet Kurtiş
Müziği: Bertan Asllani & Robert Bilbilov'a aittir. 

Sizin Tweetleriniz: 

@skorayduman: Farklı bir aranje farklı bir adam dinlemek gerek!
@ucantuay: Bu adamı dinleyin.
@tugbaildiz: Antrenmana giderken ki yeni parçam. Çok tatlı dans ediyor.
@gizem_kayaa: 1 ay sonrasının hit şarkısını @oguzhansaman belirledi ve işte o şarkı!


Belki de bu şarkıda yanımda olmalıydın. Yalnız dinlememeliydim bu şarkıyı. Belki şimdi ağlayacağıma senin sıcak kolların arasında mutluluktan gülümserdim. Güzel bir anısı olurdu belki de. Her dinlediğimde, ilk defa dinliyormuş gibi sarılıyorum bu şarkıya. İçinde seni anlatıyor mu bilmiyorum. Anlıyor muyum onu da bilmiyorum. Sadece arkalardan gelen bir ses huzur dolduruyor içime. Gülümseyerek ağlamama neden oluyor ama bu mutluluk göz yaşları değil, bunun farkındayım sadece.

Yanımdan gelip geç, beni tanımayan gözlerinle bir bakış at. İstersen güzel bir bakışma olsun, istersen anlamsız, istersen de sıradan bir bakışma. Bak en azından gözlerime. ''Baktı!'' diyebileyim kendi kendime. Kendimi kandırabileceğim bir sahte mutluluk ver elime sadece. Söz veriyorum ona iyi bakacağım. Ellerimde güvende olacak. Sadece seni özlediğim zamanlarda beni ele geçirmesine izin vereceğim.

Hala duymuyor musun şarkının sözlerini. Sahiden duyamıyor musun? Sus şimdi, sesini hiç çıkarma. Şşş...

İşte hep böyle yakınımda ol, şarkıyı hiç duyma ve ben sana daha da yakınlaşayım. Sanki sana yaklaşınca ''gerçekten hala duyamıyorsun'' deyince duyacakmışsın gibi. Seni böyle kandırayım, seni böyle tutayım yanımda. Ne var ki, bunca yıl kendimi kandırdım beni sevdiğini düşünerek. Böyle de olsa yanımda olmanı istemem çok mu?

Şu an bu şarkının da bir dakika sonra biteceğini düşünemeyecek mutluyum. Kokun burnumda, hayalin ise yanımda. Gözlerimi açmaya korkuyorum. Ya yanımda değilsen?

Ellerimde Sahte Mutluluk

Belki de bu şarkıda yanımda olmalıydın. Yalnız dinlememeliydim bu şarkıyı. Belki şimdi ağlayacağıma senin sıcak kolların arasında mutluluktan gülümserdim. Güzel bir anısı olurdu belki de. Her dinlediğimde, ilk defa dinliyormuş gibi sarılıyorum bu şarkıya. İçinde seni anlatıyor mu bilmiyorum. Anlıyor muyum onu da bilmiyorum. Sadece arkalardan gelen bir ses huzur dolduruyor içime. Gülümseyerek ağlamama neden oluyor ama bu mutluluk göz yaşları değil, bunun farkındayım sadece.

Yanımdan gelip geç, beni tanımayan gözlerinle bir bakış at. İstersen güzel bir bakışma olsun, istersen anlamsız, istersen de sıradan bir bakışma. Bak en azından gözlerime. ''Baktı!'' diyebileyim kendi kendime. Kendimi kandırabileceğim bir sahte mutluluk ver elime sadece. Söz veriyorum ona iyi bakacağım. Ellerimde güvende olacak. Sadece seni özlediğim zamanlarda beni ele geçirmesine izin vereceğim.

Hala duymuyor musun şarkının sözlerini. Sahiden duyamıyor musun? Sus şimdi, sesini hiç çıkarma. Şşş...

İşte hep böyle yakınımda ol, şarkıyı hiç duyma ve ben sana daha da yakınlaşayım. Sanki sana yaklaşınca ''gerçekten hala duyamıyorsun'' deyince duyacakmışsın gibi. Seni böyle kandırayım, seni böyle tutayım yanımda. Ne var ki, bunca yıl kendimi kandırdım beni sevdiğini düşünerek. Böyle de olsa yanımda olmanı istemem çok mu?

Şu an bu şarkının da bir dakika sonra biteceğini düşünemeyecek mutluyum. Kokun burnumda, hayalin ise yanımda. Gözlerimi açmaya korkuyorum. Ya yanımda değilsen?

Gözlerimden yaşlar ardı ardına akmaya devam ederken kulaklığı iyice bastırıyorum kulağıma. Şarkının her bir ayrıntısı her bir vurgusu içimde yankılansın istiyordum. Şarkıya ben de eşlik ediyordum, bağıra bağıra. Eşlik ettikçe daha fazla ağlıyordum ve daha da dayanılmaz bir hal alıyordu içimdeki büyük sır.

Gözlerimi kapatıp hep aynı sahneyi canlandırıyordum gözümde. Bu sırrı onlara ne şekilde söyleyeceğim ve onların vereceği tepkiler. Tepkilerin sonu yoktu ama ben ancak bir şekilde söyleyebilirdim. Açık ve net bir şekilde. Keşke bazı şeyleri, düşlediğimiz gibi aynen yaşayabilsek.

Bunları gözümde canlandırınca bir cesaret doluyordu içime. Ama kararsızlık da bırakmıyordu peşini. Yatağımdan sayısız kere hızlıca doğrulup her şeyi haykırmak istiyordum ama sonra bir gözyaşı eşliğinde daha yavaş yavaş yaslıyordum sırtımı yastığıma. Ancak karanlığa bağırabiliyordum çünkü söylediklerime tepki vermeyen ve sessizce beni dinleyen tek şeydi o. Karanlık.

Doğru zaman mutlaka gelecekti. Gelmeliydi ve söylemeliydim. Cesaretimi toplayacağım. Kelimelerimi özenle seçip, tek tek ve yavaşça söyleyeceğim. Gözlerim kapalı olacak, çünkü ağlamamalıydım. Güçlü durmalıydım ve elimden tutmalarını isteyecektim.

Evet, işte şarkının en sevdiğim kısmı. Artık gözlerimi açabilir miyim?

''Dilerseniz bloguma, sayfanın üst köşesinde bulunan Bumerang Ödülleri Adayı şablonundan oy verebilir ve bana destek olabilirsiniz. Oylarınız tamamen ücretsizdir. Teşekkürler.''

Karanlık Haykırışlarımı Dinliyor

Gözlerimden yaşlar ardı ardına akmaya devam ederken kulaklığı iyice bastırıyorum kulağıma. Şarkının her bir ayrıntısı her bir vurgusu içimde yankılansın istiyordum. Şarkıya ben de eşlik ediyordum, bağıra bağıra. Eşlik ettikçe daha fazla ağlıyordum ve daha da dayanılmaz bir hal alıyordu içimdeki büyük sır.

Gözlerimi kapatıp hep aynı sahneyi canlandırıyordum gözümde. Bu sırrı onlara ne şekilde söyleyeceğim ve onların vereceği tepkiler. Tepkilerin sonu yoktu ama ben ancak bir şekilde söyleyebilirdim. Açık ve net bir şekilde. Keşke bazı şeyleri, düşlediğimiz gibi aynen yaşayabilsek.

Bunları gözümde canlandırınca bir cesaret doluyordu içime. Ama kararsızlık da bırakmıyordu peşini. Yatağımdan sayısız kere hızlıca doğrulup her şeyi haykırmak istiyordum ama sonra bir gözyaşı eşliğinde daha yavaş yavaş yaslıyordum sırtımı yastığıma. Ancak karanlığa bağırabiliyordum çünkü söylediklerime tepki vermeyen ve sessizce beni dinleyen tek şeydi o. Karanlık.

Doğru zaman mutlaka gelecekti. Gelmeliydi ve söylemeliydim. Cesaretimi toplayacağım. Kelimelerimi özenle seçip, tek tek ve yavaşça söyleyeceğim. Gözlerim kapalı olacak, çünkü ağlamamalıydım. Güçlü durmalıydım ve elimden tutmalarını isteyecektim.

Evet, işte şarkının en sevdiğim kısmı. Artık gözlerimi açabilir miyim?

''Dilerseniz bloguma, sayfanın üst köşesinde bulunan Bumerang Ödülleri Adayı şablonundan oy verebilir ve bana destek olabilirsiniz. Oylarınız tamamen ücretsizdir. Teşekkürler.''


Fark et artık bakışlarımı ve otur yanıma. Adımı bildiğin halde adımı sor, konuş benimle, hiç susmayacakmış gibi. Susma, susmanı istemiyorum. Konuş ki sesini duyabileyim, sesini duydukça yaşayabileyim. Senin sesinle yatıp senin sesinle uyanmak, gözlerine bakarak gülmek istiyorum. Üşüyorum. Üşüdüğüm zaman yanımda ol istiyorum.

Şu an bir şarkı çalıyor, bu şarkı da bitmesin. Bizim şarkımız olsun bu. İçinde olduğun kalbimi titreten şarkı bu. Seni hatırlatıyor bana. Adın geçiyor sanki mısralarında. Bestesi bakışmalarımızı anlatıyor sanki. Neden bu kadar imkansız ki, neden bu kadar zor?

Her şey gibi sen de mi bana uzak olacaksın? Hayır, olma. İçine çek beni, vazgeçme, unutma, uzak durma. Asla uzak durma. Yanımdan geçip gitme, yanımdan geçerken dur ve dön bana doğru, gözlerime bak ve gülsün gözlerin bana, yaklaş bana doğru ve yanağıma bir öpücük bırak. Sen yoksan eğer, senden kalan tek şey bu olsun.

Her şey mi bana uzak geliyor yoksa ben mi hep uzağımda olanları yanımda istiyorum, bilmiyorum. Tek bildiğim bana uzak olanlardan birinin sen olmasını istemediğim.

Neden yalnızım ki, tam da şimdi? Neden yanımda olmayasın ki? Bu şarkıları neden beraber dinlemiyoruz ki? Canımı acıtacaklarına, neden içindeki gizli anlamlar ikimize hitap etmesin ki?

Gel ve benim ol. Sadece benim.

Senden Geriye Bir Buse


Fark et artık bakışlarımı ve otur yanıma. Adımı bildiğin halde adımı sor, konuş benimle, hiç susmayacakmış gibi. Susma, susmanı istemiyorum. Konuş ki sesini duyabileyim, sesini duydukça yaşayabileyim. Senin sesinle yatıp senin sesinle uyanmak, gözlerine bakarak gülmek istiyorum. Üşüyorum. Üşüdüğüm zaman yanımda ol istiyorum.

Şu an bir şarkı çalıyor, bu şarkı da bitmesin. Bizim şarkımız olsun bu. İçinde olduğun kalbimi titreten şarkı bu. Seni hatırlatıyor bana. Adın geçiyor sanki mısralarında. Bestesi bakışmalarımızı anlatıyor sanki. Neden bu kadar imkansız ki, neden bu kadar zor?

Her şey gibi sen de mi bana uzak olacaksın? Hayır, olma. İçine çek beni, vazgeçme, unutma, uzak durma. Asla uzak durma. Yanımdan geçip gitme, yanımdan geçerken dur ve dön bana doğru, gözlerime bak ve gülsün gözlerin bana, yaklaş bana doğru ve yanağıma bir öpücük bırak. Sen yoksan eğer, senden kalan tek şey bu olsun.

Her şey mi bana uzak geliyor yoksa ben mi hep uzağımda olanları yanımda istiyorum, bilmiyorum. Tek bildiğim bana uzak olanlardan birinin sen olmasını istemediğim.

Neden yalnızım ki, tam da şimdi? Neden yanımda olmayasın ki? Bu şarkıları neden beraber dinlemiyoruz ki? Canımı acıtacaklarına, neden içindeki gizli anlamlar ikimize hitap etmesin ki?

Gel ve benim ol. Sadece benim.


Herkesin çok sevdiği şarkıcılar vardır, çok içten bir şekilde fanı olan, sürekli onu takipte kalan vs. Benim öyle  fanı olduğum bir grup, şarkıcı falan yok ama sık sık dinlediğim şarkıcılar mutlaka var. Fan olmasak bile herhangi bir şarkıcının, öyle şarkıları vardır ki bizim için asla eskimez. Ben de benim için hiç eskimeyen ve dinlemeyi hala sevdiğim, dinlerken keyif aldığım şarkıları sizlerle paylaşmak istedim.

1 - Lady Gaga - Bad Romance 


Benim için hiç eskimeyen şarkılar arasında birinci sırada Lady Gaga'nın Bad Romance şarkısı yer alıyor. Gaga'nın sıkı bir takipçisi veya fanı değilim fakat kendisini ve şarkılarını severim. Bu aralar daha çok sevdiğim parçaları olsa da Bad Romance'ın yeri hep bir başka olacak benim için. 

2 - Rihanna - Unfaithful


Rihanna'nında severek dinlediğim şarkıları vardır. Where Have You Been olsun, Umbrella olsun ama Unfaithful sanki dinlerken müziği insana huzur veriyor. Bu şarkı da benim için asla eskimeyecek ve unutmayacağım şarkılardan. 

3 - Francis Cabrel - Je t'aimais, je t'aime, et je t'aimarai


Fransızlara ve dillerine karşı ayrı bir zaafım vardır. Şarkıları da benim fazlasıyla hoşuma gidiyor. Francis Cabrel başta olmak üzere Calogero'nun şarkılarını fazlasıyla severim. Francis Cabrel'in bu aşk şarkısı beni kendimden tamamen alıp götürüyor. Bir çok kez beni ağlatan bir şarkı ve beni ağlatan nadir şarkıların başında geliyor. 

4 - Calogero - Dancer Encore 


Beni ağlatan ve benim için asla ve asla eskimeyecek olan bir şarkı da Dancer Encore. Hepinizin bildiği bir şarkı aslında. Teoman'ın Çoban Yıldızı şarkısının müziği bu şarkıya aittir. Sözleri tamamen farklıdır. Benim için her zaman orjinal olan şarkı daha bir hoş geliyor. Bu şarkı da beni böyle etkiledi. Ben büyüdükçe benimle büyüyecek ve nereye gitsem yanımda olacak bir şarkı. 

5 -  Christina Aguilera - Hurt


Christina Aguilera, sesiyle beni etkileyen bir şarkıcı. Gerçekten müthiş bir sesi ve her şarkıda müthiş bir yorumu var. Hurt şarkısı ilk dinlediğim andan beri bayılarak dinlediğim bir şarkı. Diğer şarkıların da olduğu gibi dinlemekten vazgeçmeyeceğim şarkılardan biri de Hurt. 

Eskimeyen şarkılarımı zaman zaman sizlerle paylaşmaya devam edeceğim. İyi dinlemeler. 

Eskimeyen Şarkılar


Herkesin çok sevdiği şarkıcılar vardır, çok içten bir şekilde fanı olan, sürekli onu takipte kalan vs. Benim öyle  fanı olduğum bir grup, şarkıcı falan yok ama sık sık dinlediğim şarkıcılar mutlaka var. Fan olmasak bile herhangi bir şarkıcının, öyle şarkıları vardır ki bizim için asla eskimez. Ben de benim için hiç eskimeyen ve dinlemeyi hala sevdiğim, dinlerken keyif aldığım şarkıları sizlerle paylaşmak istedim.

1 - Lady Gaga - Bad Romance 


Benim için hiç eskimeyen şarkılar arasında birinci sırada Lady Gaga'nın Bad Romance şarkısı yer alıyor. Gaga'nın sıkı bir takipçisi veya fanı değilim fakat kendisini ve şarkılarını severim. Bu aralar daha çok sevdiğim parçaları olsa da Bad Romance'ın yeri hep bir başka olacak benim için. 

2 - Rihanna - Unfaithful


Rihanna'nında severek dinlediğim şarkıları vardır. Where Have You Been olsun, Umbrella olsun ama Unfaithful sanki dinlerken müziği insana huzur veriyor. Bu şarkı da benim için asla eskimeyecek ve unutmayacağım şarkılardan. 

3 - Francis Cabrel - Je t'aimais, je t'aime, et je t'aimarai


Fransızlara ve dillerine karşı ayrı bir zaafım vardır. Şarkıları da benim fazlasıyla hoşuma gidiyor. Francis Cabrel başta olmak üzere Calogero'nun şarkılarını fazlasıyla severim. Francis Cabrel'in bu aşk şarkısı beni kendimden tamamen alıp götürüyor. Bir çok kez beni ağlatan bir şarkı ve beni ağlatan nadir şarkıların başında geliyor. 

4 - Calogero - Dancer Encore 


Beni ağlatan ve benim için asla ve asla eskimeyecek olan bir şarkı da Dancer Encore. Hepinizin bildiği bir şarkı aslında. Teoman'ın Çoban Yıldızı şarkısının müziği bu şarkıya aittir. Sözleri tamamen farklıdır. Benim için her zaman orjinal olan şarkı daha bir hoş geliyor. Bu şarkı da beni böyle etkiledi. Ben büyüdükçe benimle büyüyecek ve nereye gitsem yanımda olacak bir şarkı. 

5 -  Christina Aguilera - Hurt


Christina Aguilera, sesiyle beni etkileyen bir şarkıcı. Gerçekten müthiş bir sesi ve her şarkıda müthiş bir yorumu var. Hurt şarkısı ilk dinlediğim andan beri bayılarak dinlediğim bir şarkı. Diğer şarkıların da olduğu gibi dinlemekten vazgeçmeyeceğim şarkılardan biri de Hurt. 

Eskimeyen şarkılarımı zaman zaman sizlerle paylaşmaya devam edeceğim. İyi dinlemeler. 


Dün akşam (4 Temmuz), İskenderun Festival'i sayesinde sahneye çıkan ünlü isim Murat Boz oldu. İskenderun turizm ve kültür festivalinde sahne alan Murat Boz, İskenderun halkına, gencine, yaşlısına unutulmaz bir gece yaşattı. Çoğu şarkısını sahnede, dansçılar eşliğinde eğlenceli bir şekilde söyleyen Murat Boz, tüm İskenderun halkına kendini fazlasıyla sevdirdi.


Eski şarkılarına daha fazla ağırlık veren Murat Boz, güler yüzlülüğüyle, sevecen tavırlarıyla ve şarkı aralarında konuşmalarıyla İskenderun halkını tamamen baştan çıkardı. Her şarkı sonunda İskenderun'u sevdiğini belirten ve dinleyenlere büyük bir keyif yaşatan Murat Boz, bir ara kendisinin de Antakyalı olduğunu ve İskenderun'u çok fazla sevdiğini dile getirdi. Bu da, halkın fazlasıyla hoşuna gitti.


Murat Boz'u dinlemeye gelenler, her şarkıya oldukça güzel bir şekilde eşlik etti. Bundan mutluluk duyduğu belli olan Murat Boz, dinleyicileri coşturdukça coşturdu ve her şarkıya eşlik edilmesini istedi. Ara sıra mikrofonu seyircilere uzatıyordu ve aynı zamanda dinleyicilere yaptığı mimikler ve gönderdiği öpücükler, sevimli gülümsemeler genç kızları mest etti.


Ben de Murat Boz'un ilk defa sahnesini görme şansı yakaladım İskenderun Festivali sayesinde. Oldukça müthiş bir geceydi. Şimdiye kadar konserine gittiğim sanatçılardan sahnesini en çok beğendiğim isim Murat Boz oldu. Kendini sevdirmesini ve dinletmesini çok iyi bilen bir şarkıcı. Danslarıyla olsun, sesiyle olsun kendini sevdiriyor ve dinlettiriyor.



İskenderun halkına çok eğlenceli ve güzel bir gece yaşatan Murat Boz'u İskenderun'da tekrar görmek dileğiyle...


İskenderun Festivalinde: Murat Boz


Dün akşam (4 Temmuz), İskenderun Festival'i sayesinde sahneye çıkan ünlü isim Murat Boz oldu. İskenderun turizm ve kültür festivalinde sahne alan Murat Boz, İskenderun halkına, gencine, yaşlısına unutulmaz bir gece yaşattı. Çoğu şarkısını sahnede, dansçılar eşliğinde eğlenceli bir şekilde söyleyen Murat Boz, tüm İskenderun halkına kendini fazlasıyla sevdirdi.


Eski şarkılarına daha fazla ağırlık veren Murat Boz, güler yüzlülüğüyle, sevecen tavırlarıyla ve şarkı aralarında konuşmalarıyla İskenderun halkını tamamen baştan çıkardı. Her şarkı sonunda İskenderun'u sevdiğini belirten ve dinleyenlere büyük bir keyif yaşatan Murat Boz, bir ara kendisinin de Antakyalı olduğunu ve İskenderun'u çok fazla sevdiğini dile getirdi. Bu da, halkın fazlasıyla hoşuna gitti.


Murat Boz'u dinlemeye gelenler, her şarkıya oldukça güzel bir şekilde eşlik etti. Bundan mutluluk duyduğu belli olan Murat Boz, dinleyicileri coşturdukça coşturdu ve her şarkıya eşlik edilmesini istedi. Ara sıra mikrofonu seyircilere uzatıyordu ve aynı zamanda dinleyicilere yaptığı mimikler ve gönderdiği öpücükler, sevimli gülümsemeler genç kızları mest etti.


Ben de Murat Boz'un ilk defa sahnesini görme şansı yakaladım İskenderun Festivali sayesinde. Oldukça müthiş bir geceydi. Şimdiye kadar konserine gittiğim sanatçılardan sahnesini en çok beğendiğim isim Murat Boz oldu. Kendini sevdirmesini ve dinletmesini çok iyi bilen bir şarkıcı. Danslarıyla olsun, sesiyle olsun kendini sevdiriyor ve dinlettiriyor.



İskenderun halkına çok eğlenceli ve güzel bir gece yaşatan Murat Boz'u İskenderun'da tekrar görmek dileğiyle...



İlk defa fark ediyorum pencerenin bu kadar açık olduğunu. Yatağımda uzanmış, pencereden dışarısını izliyorum. Gördüğüm bir şey yok. Sadece yaşlı bir nenenin kendini sakladığı; boyası olmayan, çatlaklarla süslenmiş bir duvar var karşımda. Gördüklerim sadece bunlardı. Harbiden, duvarın çatlakları neden bu kadar derindi acaba? Gördüğüm şey duvarın çatlaklığı mıydı yoksa kalbimin, düşüncelerimin yansıması mı, bilemiyorum.

Neden ilk defa bu kadar yalnız kaldım bu odada? Kardeşim, abim neredeler? Sessizlikle süslemişler odamı, yalnızlığı da üzerime atıp kapıyı kilitlemişler sanki. Kaçmışlar! Her şeyi bu odanın içerisinde bırakıp, kaçıp gitmişler. ''Tamam, ben toparlarım odayı eğlenin siz.''

Bir kulağımdan içime dolan bir şarkı çalıyor, diğer kulağımda ise akvaryumumun çıkardığı acayip bir ses. Hiç bitmeyen, uzun bir ses bu. İkisi birbirine karışıyor ve sanki aralarında anlaşmalı ritim tutuyorlar, birbirlerine uymaya çalışıyorlar. Ne tuhaf, birbirlerinin ardını bırakmıyorlar.

Akvaryumun Senfonisi

İlk defa fark ediyorum pencerenin bu kadar açık olduğunu. Yatağımda uzanmış, pencereden dışarısını izliyorum. Gördüğüm bir şey yok. Sadece yaşlı bir nenenin kendini sakladığı; boyası olmayan, çatlaklarla süslenmiş bir duvar var karşımda. Gördüklerim sadece bunlardı. Harbiden, duvarın çatlakları neden bu kadar derindi acaba? Gördüğüm şey duvarın çatlaklığı mıydı yoksa kalbimin, düşüncelerimin yansıması mı, bilemiyorum.

Neden ilk defa bu kadar yalnız kaldım bu odada? Kardeşim, abim neredeler? Sessizlikle süslemişler odamı, yalnızlığı da üzerime atıp kapıyı kilitlemişler sanki. Kaçmışlar! Her şeyi bu odanın içerisinde bırakıp, kaçıp gitmişler. ''Tamam, ben toparlarım odayı eğlenin siz.''

Bir kulağımdan içime dolan bir şarkı çalıyor, diğer kulağımda ise akvaryumumun çıkardığı acayip bir ses. Hiç bitmeyen, uzun bir ses bu. İkisi birbirine karışıyor ve sanki aralarında anlaşmalı ritim tutuyorlar, birbirlerine uymaya çalışıyorlar. Ne tuhaf, birbirlerinin ardını bırakmıyorlar.


Fotoğrafım
Edirne, Ayşekadın, Türkiye
19 Ocak 1996, İskenderun doğumlu. Trakya Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım bölümü mezunu. 13 yaşından beri blogger. 2012 Hürriyet Bumerang Ödülleri'nde En Uyumlu site üçüncülüğüne hak kazandı. İlk kitabı İkinci Kadının Hikâyesi ise Temmuz 2016 yılında basıldı. Tüm kitabevleri ve online kitapçılarda satışta.