background img

The New Stuff

Mim Var Dediler Geldik!

Dün öğlen saatlerinde evde bir sıkıl bir sıkıl, sıkılmaktan sıkıldım valla. Dedim bir blogger kardeşlerimin, canlarımın, ciğerlerimin bloglarına bir göz atayım. Bir çok yeni blogla da karşılaştım ve beğendiklerimi takibe almayı ihmal etmedim. Blogları lay lay lay diye dolaşırken hepsinde ortak bir şey olduğunu fark ettim ona mim deniliyormuş. Şimdi mim'in ne olduğunu bilmediğimden ''hehe höhö cahile bak yuua'' diye kıkırdayanlar vardır gibime geliyor. La olum söyledin de bilmedik sanki tipe bak ya. Bilmemek ayıp değil bir kere öğrenmemek ayıp derler. Ben de görünce öğrenme işine koyuldum zaten çabucak.

Uyuşuk Hayalperest'imizin blogunda da bunu gördüğümden koştur koştur ona sordum sağ olsun o da bana anlattı. Benim mimdeki soruları al cevapla, bir dahakine de aklımdasın dedi ben de teşekkürlerimi şey ettim. Bu arada Uyuşuk Hayalperest'le bu hafta sonu bir röportaj da gerçekleştirmiştik. Okumayanlar varsa buradan okuyabilirler.

Yine konudan saptım ve fazla konuştum(yazdım). Daha fazla sapmadan hemen soruları cevaplayayım.

1- Kitaplara eş değerde sevdiğin bir şey var mıdır? Varsa nedir?

Aslında yok. Kitap okurken kendimi huzurda ve güvende hissediyorum açıkçası. Başka da kendimi huzurda ve güvende hissettiğim bir şey yok fakat blogger arkadaşlarımın yazdıklarını okumaktan da çok büyük bir keyif alıyorum.

2- Takma adın var mı? Varsa o adı neye göre seçtin ya da sana nasıl hitap edilmeye başlandı? Yani hikayesi nedir?

Bir takma adım yok fakat bana daha çok 'küçük yazar' diye hitap ediliyor. İnternetten tanımış olduğum Nezih diye bir abim var, bunu okuyorsa sevgilerimi, saygılarımı iletiyorum. Ondan sonra annem gördü, babam duydu derken tüm aile küçük yazar demeye başladı. 15 yaşından beri blog yazarlığı yaptığımdan hep küçük yazar olarak kaldım öyle. Şu an 17 yaşındayım yani aslında hala küçüğüm.

3- Kitap okurken aynı anda şarkı dinleyenlerden misin? Belirli kitaplarla özdeşleştirdiğin şarkılar var mı? Varsa bunlar nelerdir?

Evet aslında, kitap okurken şarkı dinleyebiliyorum fakat Can Atilla tarzı olan şarkılar olursa. İçerisinde söz olan müzikleri dinlerken okuyamam, odaklanamam yani.

4- Seri kitapları mı daha çok seversin yoksa tek kitapta her şeyin olup bitmesinden hoşlananlardan mısındır?

Seri kitapları çok sevmiyorum çünkü bir şeyden hemen sıkılan birisiyimdir. Tek kitaplar her zaman tercihimdir fakat bu konuda sadece Gece Evi Serisi'nden sıkılmadım ve hala da okumaya devam ediyorum seriyi.

5- Hayatta en çok gerçek olmasını / senin olmasını istediğin şey nedir?

Gerçek olmasını istediğim şey, ilerde çok başarılı bir yazar olduğum hayallerim. Benim olmasını istediğim şey ise; bir erkek olarak alışverişe fazlasıyla düşkün olduğumdan gördüğüm bir ayakkabı, kazak vs. anında benim olsun isterim yoksa onu içime dert ederim. Böyle de bir huyum var.

6- E-book mu yoksa eski usul, ellerinde hissedebileceğin kitapları mı okumayı tercih edersin?

Eski usul ne demektir ki yahu. Tabii ki ellerimde hissetmek isterim. O kitabın kokusunu, sayfaları çevirdiğimdeki heyecanını alamadıktan sonra ne anlamı kalır ki?

7- En sevdiğin şarkıcı / grup ve onun / onların en sevdiğin şarkısı nedir?

Aslında hoşuma giden şarkıyı dinlerim kafası var bende. Rap ve arabeskle alakalı olan şeyler dışında. Çok çok fanı olduğum bir şarkıcı yok ama Lady Gaga ve Rihanna'yı hiçbir şeye değişmem.

8- Kendin hiç ayraç yaptın mı? Yaptıysan eğer kendi yaptıklarını mı yoksa kitapların orjinal ayraçlarını mı tercih edersin?

Kendim ayraç hiç yapmadım, haliyle kitapların orjinal ayraçlarını tercih ediyorum.

9- En sevdiğin, bir anlamda hayatını etkileyen ünlü bir alıntı / alıntılar var mıdır?

''Mükemmellik sıkıcıdır, hataların olmalı.'' Lady Gaga.

''Kelimelerin gücünü anlamadan, insanların gücünü anlayamazsın.'' Konfüçyüs.

10- En sevdiğin mevsim hangisidir?

Yaz geldi mi kışın, kış geldi mi yazın gelmesini isteyenlerdenim. O yüzden bahar ayları en iyisi bana göre.

11- Dürüstçe cevap vereceğini varsayarak soruyorum. Elinde bir şeyleri değiştirecek güçte tek kullanımlık bir güç olduğunu düşünelim. Bu kadar büyük bir şans avuçlarındayken bencillik edip kendi isteklerin doğrultusunda mı kullanırdın yoksa geniş düşünüp herkesin yararına olan bir değişiklik yapmak için mi kullanırdın? Ve bu değişiklik (bencillik edip de yaptığın ya da herkesin yararına olan) ne olurdu?

Daha soruyu buraya yazarken, hiç okumamama rağmen anladım ve kafamın içerisinde cevaplandırdım. Kesinlikle benim de dahil herkesin yararına olacak şeyi, tam olarak özgürlüğün olmasını seçerdim. Ciddi anlamda bir özgürlük ama, insanların her anlamda ön yargılarını, tabularını yıkacak tarzda. Herkesin dilediği gibi, mutlu olduğu özgür bir dünya yapardım.

0 yorum:

Yorum Gönder

Fotoğrafım
Edirne, Ayşekadın, Türkiye
19 Ocak 1996, İskenderun doğumlu. Trakya Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım bölümü mezunu. 13 yaşından beri blogger. 2012 Hürriyet Bumerang Ödülleri'nde En Uyumlu site üçüncülüğüne hak kazandı. İlk kitabı İkinci Kadının Hikâyesi ise Temmuz 2016 yılında basıldı. Tüm kitabevleri ve online kitapçılarda satışta.