Kızıl Nehirler adlı kitabın yorumunu yaparken ''Grange'in mutlaka diğer kitaplarını da alıp okuyacağım.'' demiştim. Bu sözümü yerine getirdim ve Ölü Ruhlar Ormanı'ndan yana kullandım hakkımı.
Daha önceki yazılarımda da dile getirmiştim; gerilim, korku kitaplarını gece okumaktan yanayım. Bu kitabı da, aynı kuralda okudum. Gece okuduğunuz zaman, o sessizlikte kitaba daha iyi odaklanabiliyor ve kendinizi daha çok içinde bulabiliyorsunuz. Gündüz vakti sizi gerilimin içine alan o kitap, gece vaktinde iki kat daha fazla etkisi altına alabiliyor sizi.
Ölü Ruhlar Ormanı da biraz kalınca bir kitap olduğu için ve ben de geceden geceye okuduğum için biraz geç bitirdim sayılır. Bu geç bitirmenin vermiş olduğu bir sıkıcılık vardı üzerimde ama kitabın sonu, beni sıkıldığıma pişman etti. Son, tek kelimeyle beni şok etti. Grange, beni bir kere daha kendisine hayran bıraktı.
Bu sıralar bir gerilim ve macera romanı okumayı düşünüyorsanız, tercihinizi bu kitaptan yana rahatça kullanabilirsiniz. Ben Ölü Ruhlar Ormanı'nı çok beğendim.
bu kitabı yarısından bile önce tahmin edilebilir bir sonla bitse de - kurtlar impratorluğu,leyleklerin uçuşu koloni , şeytan yemini şiddetle sanat içeriyor.tavsiyem
YanıtlaSilŞimdi bu yorumunuzla kendimi biraz kötü hissettim açıkçası :D Hiçbir şekilde sonuna dair bir tahminde bulunamadım, ki bulunduğum tahmin de çok daha farklıydı. Ayrıca tavsiyeleriniz için de teşekkür ederim.
SilÖlü Ruhlar Ormanını sevdiysen Grangé'nin son kitabı Kaiken'i mutlaka okumalısın. İlk defa bir kitapta "Artık tarzını öğrendim Grangé, katil bu!" dedim, ve gene yanıldım =)
YanıtlaSilÖneriniz için teşekkür ederim, okunacaklar listesine yazıyorum hemen :)
Sil